Bir oyuncak mağazasında son dakika bayram alışverişi yapıyordum ve yeğenim için bir Barbie bebek almaya kara vermiştim.
Mağazanın o kısmında, küçük ellerinde sıkıca tuttuğu parasıyla giyimi düzgün küçük bir kız çocuğu da heyecanla Barbie bebeklere bakıyordu. Beğendiği Barbie bebeğini bulduğunda babasına onu almak için yeterince parası olup olmadığını sordu. Babası genelde “Evet” dedi. Fakat o bakmaya devam etti ve her seferinde:
“Yeterli paran var mı?” diye sordu.
Küçük kız bebeklere bakarken küçük bir erkek çocuğu karşı tarafta geziniyor ve pokemon oyuncaklara bakıyordu.
O da temiz giyinmişti, fakat kıyafetleri yıpranmış haldeydi ve giydiği ceket birkaç beden küçük geliyordu. Onun da elinde parası vardı, fakat fazla değildi.
Bu erkek çocuğu da babasıyla birlikteydi e pokemon oyuncaklarını tutuyordu. Her seferinde birini alıp babasına bakıyor, babası da “Hayır “ anlamında başını sallıyordu.
Küçük kız çocuğu Barbie’sini seçmiş görünüyordu. Seçtiği Barbie bebek güzel giydirilmiş, mükemmel bir oyuncak idi. Apartmandaki bütün çocukları kıskandıracak kadar güzel bir oyuncak olduğunu söyleyebilirdim.
Bu esnada küçük kız çocuğu ve erkek çocuk ile babası arasındaki diyaloğu izliyordu. Erkek çocuk istemeyerek pokemon oyuncaklarını bıraktı ve onun yerine çıkartma setini seçti. O ve babası diğer tarafa yürüdüler.
Küçük kız Barbie’sini koydu ve pokemon oyuncaklarının olduğu rafa gitti. Heyecanla bir tanesini aldı ve babasıyla konuşarak kasaya doğru gittiler. Alışverişimi yaptım ve arkalarına geçtim. Sonra, küçük kızda görünen bir heyecanla, erkek çocuk ve babası da benim arkamda sıraya geçtiler.
Oyuncak alındıktan ve paketlendikten sonra, küçük kıx kasiyere geri verdi ve kulağına bir şey söyledi. Kasiyer kız gülümsedi ve paketi kasanın altına koydu.
Ben eşyalarımı satın alıp kasanın berisinde cüzdanımı düzeltemeye çalıştığım sırada küçük erkek çocukta kasaya geldi. Kasiyer kız:
“Tebrik ederim, bugün benim yüzüncü müşterimsiniz ve bir hediye kazandınız” dedi ona.
Sonrada çocuğa pokemon oyuncağı verdi.
Çocuk gözlerine inanamıştı tamda istediği oyuncaktı
küçük kız ve babası bütün bu olanlar sırasında kapıda durmuş olup biteni seyrediyorlardı. Hayatımın en büyük, en güzel gülümsemesini gördüm orada. Mağazadan çıktılar ve peşleri sıra çıktım.
Şahit olduğum olayın hayranlığıyla yürürken babanın küçük kıza:
“Bunu neden yaptın?” diye sorduğunu işittim.
küçük kızın babasına söylediklerini ise hiç unutmayacağım:
“Baba, ninem ve dedem beni mutlu edecek bir şey almamı istemediler mi?”
“Evet tatlım.”
“Tamam işte bende öyle yaptım.”